Menisinde hiç sperm olmayan erkekler azospermi hastası olarak kabul edilmektedir. Azospermiye neden olabilecek birçok faktör bulunmaktadır. Bu faktörlerin bazıları genetik ve doğuştandır. Ancak sonradan da travma gibi çeşitli nedenlere bağlı olarak görülebilmektedir. Azospermi rahatsızlığı kendi içerisinde tıkanıklığa bağlı ve tıkanıklığa bağlı olmayan olmak üzere ikiye ayrılır.
Azospermi hakkında daha fazlasını öğrenmek için buraya tıklayın
Tıkanıklığa Bağlı Olmayan (Nonobstrüktif) Azospermi Nedir?
Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi, testislerde işlev bozukluğu nedeniyle sperm üretiminin çok az olması ya da hiç olmamasıdır. Tıkanıklığa bağlı olan azospermi hastalarında sperm üretimi mevcuttur ancak tıkanıklık nedeniyle meni içerisinde sperm yer almaz. Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi de ise sperm üretimi işlevi bozuktur. Sertoli cell only sendromu, gelişim durması ya da hipospermatogenez gibi nedenler tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi nedenleri arasında yer alabilmektedir.
Tıkanıklığa Bağlı Olmayan Azospermi Risk Faktörleri
Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi rahatsızlığı pretestiküler ve testiküler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Pretestiküler problemler normal sperm üretimi için hormon dengesini bozar. Hipo hipo olarak bilinen hipogonadotropic hipogonadizm, hipotiroidizm, Kallman sendromu, bazı hipofiz bezi tümörleri ve bazı ilaçların kullanımı pretestiküler azospermi rahatsızlığına yol açar. Varikosel, kriptorşidizm, testis kanseri, radyasyona maruz kalma, çeşitli kimyasallara maruz kalma, sertoli cell only sendromu, Klinefelter sendromu gibi durumlar da testiküler tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi risk faktörleri arasında yer alır.
Tıkanıklığa Bağlı Olmayan Azospermi Belirtileri
Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi herhangi bir belirtiye neden olmayabilmektedir. Belirti görüldüğünde ise bu belirtiler tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi nedenine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu belirtilerin arasında saçlarda ve tüylerde seyreklik, cinsel isteksizlik, testisler ve penis etrafında şişlik, testislerde küçülme ve normal yollardan gebeliğin oluşmaması yer alır.
Tıkanıklığa Bağlı Olmayan Azospermi Tanı Süreci
Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi tanısının konabilmesi için ilk olarak kişiye spermiyogram testi yapılmaktadır. Bu test sonucunda alınan meni örneğinde sperm bulunmaması durumunda azospermi teşhisi için farklı zaman dilimlerinde en az iki defa spermiyogram yapılmaktadır. Sonrasında ise hastalığın türünü ve altında yatan nedeni anlayabilmek içi çeşitli hormon testleri, idrar tahlili, çeşitli genetik testler ya da testis biyopsisi gibi yöntemlerden yararlanılır.
Mikro TESE Ameliyatı ile Tıkanıklığa Bağlı Azospermi Tedavisi
Kısaca mikro TESE olarak bilinen mikroskopik testiküler sperm ekstraksiyonu ameliyatı, tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi hastalarının bebek sahibi olabilmesini sağlayabilmektedir. Bu yöntemde mikro cerrahi yöntemlerle sperm kanallarında canlı sperm hücresi aranır. Her ne kadar menide sperm örneği olmasa da testisler canlı sperm bulunması ihtimali vardır. Mikro TESE ameliyatı ile bulunan canlı spermler, tüp bebek tedavisinde kullanılabilmektedir. Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi teşhisi konmuş hastaların yaklaşık %60’ının testislerinde canlı sperm hücresine rastlanabilmektedir.
Sık Sorulan Sorular
1.Tıkanıklığa Bağlı Olmayan Azospermi Tedavi Edilebilir mi?
Tıkanıklığa bağlı olmayan azospermi hastalarında testosteron seviyeleri düşük olan kişilerde uygulanan hormon tedavisi ile sperm elde etmek mümkün olabilmektedir. Ancak bu yaklaşık her 10 erkekten 1’inde görülmektedir. Hormon tedavisi sonucunda meni de sperm bulunma ihtimali de mikro TESE ameliyatı ile direkt testislerde canlı sperm bulma ihtimali de artmaktadır.
2. Nonobstrüktif Azospermi Hastalarında Hormon Tedavisi Şart mıdır?
Nonobstrüktif azospermi hastalarında hormon tedavisi şart değildir. Testosteron seviyesi çok düşük olmayan hastalarda hormon tedavisinin uygulanmasına gerek duyulmamaktadır. Ancak yapılan hormon testleri sonucunda testosteron hormonunun çok düşük çıkması durumunda hormon tedavisi gerekebilmektedir. Ancak göz önünde bulundurulması gereken nokta biyo mevcut testosteronun yüksek olmasıdır. Toplam testosteronun yüksek olması tek başına yeterli değildir.